Fumigasyon:

Latince Fumus : gaz, duman, buhar kelimesi ile , agare: yapmak, etmek kelimesinin Türkçe’ye intikal etmiş halidir. Füme: Tütsü , Fumigate : Tütsülemek, dumanlamak, gazlamak anlamında kullanılır.

Fumigasyon:


Her Türlü biyolojik dönemlerdeki zararlıları ve diğer hastalık etmenlerini öldürmek amacıyla gaz geçirmez, kapalı bir ortama, belli bir sıcaklıkta, belirli miktarda gaz halinde etki eden bir kimyasal maddeyi verme ve belli bir süre o gazı orada tutabilme işlemidir.
Fumigasyon işleminde kullanılan kimyasallara Fumigant denir.

Fumigantların Tarihte Kullanım Kronolojisi:


1854 Yılında CS Karbon Sülfür
1886 Yılında H2S Hidrojen Sülfür
1907 Yılında CaClNO2 Kolorpikrin
Fumigantlar uygulandıkları alanlarda Oksidaz ve Peroksidaz,  Katalaz, Redüktaz enzimlerini etkileyerek solunuma engel olurlar.

Fumigasyonun  Avantajları:

Bulaşık ürüne direkt uygulanabilirliği
Difüzyon yeteneği sayesinde üründe uç noktalara kadar ulaşması ve nüfuz etmesi
Gıda Maddelerinde doğru dozlarda uygulanması sonucunda kalıntı , koku, tat bırakmaması
Kısa Sürede büyük miktarda ürüne uygulanabilirliği
Zararlı etmenlerin Tüm biyolojik devrelerine karşı etkili olması
Diğer savaşım yöntemlerine daha kolay ve ucuz olması.

Fumigasyon Uygulama Alanları:


Boş veya Dolu Depolar
Fabrikalar
Konyetnrlar
Gemiler
Çadır altı Uygulamaları

 

Fumigasyona Etkili Olan Faktörler:

Mücadele edilen zararlı etmenin cinsi ve bulunduğu özel şartlar
Sıcaklık
Gazlama Süresi
Fumige edilen materyalin niteliği

Fumigasyonda Doz Ve Rezidü :


Fumigasyon uygulaması sırasında gerek zararlıların öldürülebilmesi ve gerekse Fumigasyon sonrasında Fumige edilmiş üründe herhangi bir kalıntı bırakılmaması için aşağıdaki terimler çok önemlidir.
Doz: Kullanılan fumigantın uygulandığı birim hacime oranına denir. Gr ve m3olarak ifade edilir.
Kesafet: Fumige edilen hacimdeki belli bir zaman aralığı içerisindeki gaz miktarına Kesafet denir. Gr ve m3olarak ifade edilir.

Rezüdü: Fumigasyon işlemi sonucunda fumige edilecek ürün içerisinde kalan (Erime ve Kimyasal bileşikler meydana getirmesiyle ) etmene rezüdü yada bakiye denir. P.p.m (Parts per million) olarak ifade edilir.

rez?d?
 

Kimyasal ve Fiziksel Özellikler
Daha öncede yazıldığı gibi PH3 Formülüne sahip yani üç hidrojen ile bir fosfor atomunun oluşturduğu bir gazdır.-126 Derecede F(-37,8 °) de kaynayan suda kolay kolay erimeyen, nüfus kabiliyeti yüksek olan bir gazdır. Aslında sarımsak kokusunu andıran hafif bir kokusu olan bu gaz renksizdir. Ve Bu kokusu da, hatta çok zehirli olduğu yüksek konsantrasyonlarda dahi duyulmayabilir. Bu nedenle amonyum karbonatla birlikte parafinle kaplanmış olarak piyasaya sürülmüştür.

Fosfin tatbik edildiği ürünlerde kimyasal bileşik teşekkülü yolu ile kalıntı bırakmamakla beraber bakır, krom, altın, çinko, gümüş ile özellikle yüksek nem ve sıcaklıkta kimyasal reaksiyona girer. Elektronik ve elektrikli aletlerin özellikle anahtarları (Kontak tipli bilhassa) zarar görebilir. Havada en düşük yanabilirlik oranı %1.79’dur.  Çok düşük konsantrasyonlarda bile böceklerin tüm evreleri için (Yumurta , Pupa , Larva, nimf, ergin ) zehirli olan bu gaz tüm sıcak kanlı hayvanlar ve insanlar içinde çok zehirlidir. Önemli özelliklerinden biri de havadan %20 ağırdır.



Fosfin yada Hidrojen Fosfit olarak bilinen madde düşük moleküller ağırlığı ile, düşük kaynama noktalı bileşiktir. Çok çabuk yayılır ve büyük hacimli hububat veya sıkıca paketlenen materyallerin içine derinlemesine nüfuz edebilir. Gazın açığa çıkmasını düzenleyen fazladan materyaller içerir bunlarda azın üretilmesinde kullanılan metal fosfitlerin (genellikle aluminyum veya magnezyum fosfit )formüllerinden elde edilir.

AIP + 3H2O → PH3 + Al(OH)3

Mg3P2 + 6H2O → 2PH3 + 3Mg(OH) 2

Sarımsağı veya karbiti andıran güçlü bir kokunun olması, normalde fosfinin çeşitli formüllerinden oluşumuna bağlı olarak meydana gelebilir. En düşük konsantrasyonda bile kokusu algılanabilir. Bu koku fosfinin üretimindeki diğer bileşenlerin oluşumuna bağlı olarak da oluşabilir.Fosfinin yayılmasına bağlı olarak herhangi bir koku olduğunda bu fosfinin var olduğuna dair bir belirtidir, fakat kokunun uyarı amaçlı kullanımına güvenilmemelidir.
Fosfin bütün yaşam türleri  için çok toksiktir. Dolayısıyla insanların küçük miktarlara bile maruz kalmasından kaçınılmalıdır. Solunması ve yenilmesi zehirlenme ile sonuçlanır. Fakat deriden nüfuz etmez. 2.8 mg/1’lik bir konsantre (ca 2000ppm in air ) insan için çok kısa sürede ölümcüldür.(Flury ve Zernik 1931) Zehirlilik sınırı değeri genelde 40 saatlik çalışma haftası için 0,3 ppm’de sabitlenmiştir. Fosfin en zehirli böcek fumigantları arasında ilk sıralarda yer alır. Yavaş harekete geçen bir zehirdir. Yeteri kadar uzun süre maruz kalındığında çok az miktarlarda bile etkilidir. Genelde böcekleri kontrol altına almak için hava derecesine bağlı olarak en az 96 saat gereklidir. Fosfinin böceklere olan toksitesi sıcaklık düşmesiyle azalır. Bu yüzden 5° etkisini göstermesi için daha uzun süreler gereklidir.

Phosphine
 Kimyasal formül PH3
 Koku  Karpit veya Sarımsak
 Kaynama Noktası  -87,4 °C
 Donma Noktası  -133,5 °C
 Molekül Ağırlığı   34,04
 Havada Parlama Limiti   %1,7
 Suda erirliği   Suda Çok az Erir.
Spesifik Gaz Ağırlık (Hava=1)   1.214
 Sıvı (Su 40C =1)   0,746
Potansiyel Gazlaşma Isısı  102,6 Cal/g
 Hacim Oranı Hacim Başına Ağırlık
 Milyondaki Oranı  Yüzde  1g/m³  lb/l 000ft³
 20.3  0.00003   0.0004  
 20   0.002   0.03  
 50   0.005   0.07  
 100   0.01   0.14  
 200   0.02   0.28  
 500   0.05   0.70  
 718   0.072   1.00   0.04
 1 000   0.10   1.39   0.087
 11 493   1.15   16.00   1.00
 20 000   2.0   27.84   1.74
 Sıcaklık Zaman Tablosu  
 Sıcaklık Gün
 12 -15 Derece  En az 5 Gün
15-20 Derece  En az 4 Gün
 20 Derece-Ve Üstü   En az 3 Gün

 

ACGIH 1981

Yapılan çalışmalarda Fosfin’in böcek öldürücü tedavisinin dışında tohumlara normal koşullar altında filizlenmesine etki etmediği görülmüştür. Mısır, sorgum darı ve küçük baklagil tohumları üzerinde yüksek konsantrelerde bir veya iki kez fumige edilerek test edilmiştir.(Berstlief ve Alexandrescu 1964) Domates, kavun, salatalık, bezelye ve fasulyenin çeşitlerinin filizlenmesinde hastalıklı bir etki görülmemiştir. (Fam et all 1974)
(Mayr ve Hill 1966 )yılında yapılan çalışmalarda A ve B2(Riboflavin) gibi günlük olarak düzenli bir şekilde aldığımız önemli besinlerin kaynağı olan bu vitaminler üzerinde hiçbir yan etkisi yoktur. Normal koşullar altında yapılan bir buğday fumigasyonunun buğdaydan elde edilen kalite ve lezzet üzerinde hiçbir yan etkisi yoktur. (Neitzert 1953,Mayr 1974,Mathews 1970)
Taze Sebze ve Meyvelerde yapılan testlerde Magnezyum Fosfit’ten elde edilen gaz ile ürüne hiçbir zarar vermeden meyve sineği gibi böceklerin kontrolü sağlanır. (Seo 1979) Aynı çalışmalar kavun, domates, dolmalık biber ,patlıcan ve muz gibi ürünlerde de denenmiştir.


Hizmetlermiz